Hani şu büyük siyah gözlüklerle, kendini tarih sahnesinin merkezine yerleştirme çabası var ya... Tarihin neresine düşer bilinmez, ama kesinlikle solculuğun ruhuna pek uymaz. Bir yandan halkın dertlerini dinler gibi yapıp diğer yandan “karede en önde ben olayım” diye omuz atanlar, solculuğun dayanışma ilkesine tokat atan yeni bir tür ortaya çıkardı:
Selfie solcuları.
Sözde kutuplaştırma eleştirisi yapıp tam da bu kutuplaşma girdabında kendi siyasi hayatını kurtarma telaşıyla dolananlar...
Bravo! Kaosu ekmek bandırmalık çorbaya çevirmişsiniz, afiyet olsun.
Ama kusura bakmayın, devran değişti. Artık kimse "köhne siyaset oyunlarını" yemiyor.
Solculuk adına koltuk avcılığı yapmak mı? Gerçek solcular o siyah gözlüklerin arkasından gelen o sahte parıltıya gözlerini devirip geçiyor.
Bu tarz insanlar gerçek misyonunu unutup, koltuk sevdasına düşmüşler. Siyaset hayatını sürdürmek için her türlü "ortaklık ve oluşuma" göz kırpmayı maharet sanıyorlar.
Ayrıştırma Borsası Kapanmıştır
Kaosu körükleyenlerin derdi belli: Güç. Evet, AKP'nin "kutuplaştırma siyaseti" bu ülkede bir dönemi şekillendirdi, ama o sayfa artık halkın gözünde kapandı. Şimdi aynı yolu kullanarak kendi rant devranınızı döndürmeye çalışıyorsunuz. Ama halk yemiyor, çünkü bu numara eskidi.
Kutuplaştırma siyaseti dediğiniz şey, “bizim mahalle, sizin mahalle” diye sınır çizerek prim yapmaktan ibaret. Ancak şunu unutmayın, gerçek solculuk ne bir mahalleye ne bir gözlük çerçevesine sığar. O, sınıfların eşitliği ve halkın mücadelesinden doğar.
Bir öneri: Belki siyah gözlüklerinizi çıkarıp halkın gözlerine bakmayı deneyebilirsiniz.
O zaman o “kaos ekonominiz” biraz sarsılabilir. Kim bilir, belki de solcu olduğunuzu hatırlarsınız.
Bu devran çoktan geçti. Yeniden denemek isteyenlere şimdiden geçmiş olsun. Ama unutmayın, gerçek solcular sizin sahte tiyatronuzu yemedi, yemiyor, yemeyecek.