Bütün canlılar ses çıkarır. Eşekler aç kalınca anırır, köpekler tehlikeyi fark edince havlar… Yılanlar tıslar… Saldırıya geçecekleri zaman köpekler ulumaya başlar. Gülün tomurcuğu açılırken sessizce ses çıkarır. Karpuz büyüyünce çatırdar.
İnsanlarda canlı olduğuna göre onlarda ses çıkarırlar. Düşünen canlıdır insan, düşünceleri olmayan insanlar sadece gürültü yapar, gevezelik eder…. Bir düşünceyi dile getirmeyen insanın diğer canlılardan farkı yoktur. Canlıdır ama diğer canlılar gibi sadece ezberindeki sesleri çıkarırlar…
Bende insanım ve düşünen canlıyım. , İnsan toplumsal bir varlıktır ve bende insan olduğuma göre Aritoteles’in felsefesinde belirttiği gibi Zoon politikon bir varlığım. Bu özelliğim gereği ülkemizin politikaları üzerinde fikrimi yazmak istedim.
Ülkemizin ve dünyanın üzerine çöken karanlığa bir kibrit çakmak istedim. Bu yazıyı bu nedenle yazıyorum. Üzerinde yaşadığım ülkeme duyarsız kalırsam kanım kurusun.
Hiç kimse bin bir zahmetle kazandığı saltanat koltuğunu kolay kolay teslim etmek istemez. Ülkemizin siyasileri saştanat koltuğuna oturma mücadelesi vermektedirler. Muhalefet, bir an önce oturmak için erken seçim istiyor, iktidar kabul etmiyor. Koltuğu bırakmak istemiyor. Yeni bir senaryo yazmış ve uygulamaya koymuştur. Terörsüz Türkiye diyerek Kürt ve Türk kardeşliğini tesis etmeye çalışıyor. Görünen o ki başarıya ulaşacaktır.
Erken seçim olmayacağını, bunun yerine Yeni anayasa referandumuna gideceğini, bu referandumla kendi saltanatının ömrünü uzatacağını düşünüyorum. Yeni anayasaya, eşit vatandaşlık, Kürt kimliğini, Kürt dilini ve güçlü yerel yönetimleri yasasını koyduktan sonra Başkanlığının ömrünü uzatacak bir maddeyi ilave ederek muradına ereceğini düşünüyorum. Ben bu projenin amacına ulaşacağına inanıyorum. Kendi iktidar gücüne Kürtlerin gücünü kattığı zaman çoğunluğu ele geçirecektir. Kürtler ve bütün kürt partileri iktidardan gelecek böyle bir teklife hayır diyebilir mi?. 1925 yılından beri açılan ve bu güne kadar sarılmayan yaralarına çare üreten iktidara destek vereceklerdir. Sonuç olarak muhalefet erken seçim hayalinden vazgeçmeli, Anayasa referandumuna hazırlık yapmalıdır. Gözleri kör olan insanın gündüzü de gecesi de karanlıktır. Benim için gözleri, ülkemizde ve dünyada olup bitenleri görebilen yöneticiler makbuldür. Bekleyelim, görelim…
Hepimiz ve ülkemiz için hayırlı olmasını diliyorum.