Bozbey, “Bursa’ya son 20 yılda kaybettiği yeşil kimliğini geri kazandıracağız”

Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Bozbey Cumhuriyet’e konuştu CHP’li yerel yönetimlerin sık sık fikir alışverişinde bulunarak iyi uygulamaları farklı şehirlere yaymaya çalıştığını biliyoruz. Bu uygulamalar Bursa’da nasıl karşılık buluyor? CHP’li belediye başkanları olarak seçim sürecinde, “Halkçı Belediyecilik Taahhütnamesi” ile “Yerel Yönetimlerde Eşitlik Politika Belgesi”ni tüm aday arkadaşlarımızla birlikte imzalayarak yola çıktık. Ortak bir dil oluşturma ve halkçı uygulamaları yaygınlaştırma çalışmaları, sosyal belediyecilik anlayışımızın gereğidir. Semt Lokantası uygulaması, bu anlayışımızın pratiğe yansımış örneklerinden biridir. Bursa’ya yakın zamanda farklı lokasyonlarda yeni semt lokantaları da kazandıracağız. Yine toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesini destekliyor ve ücretsiz hukuki ve psikososyal danışmanlık ile Mor Haritam projelerinde olduğu gibi her alanda kadınları güçlendiren politikalara önem veriyoruz. Okulöncesi eğitim imkânı bulamayan çocuklar için “Bursa Yuvam” projesini hayata geçirdik. 30 yuvamızda binlerce çocuğumuz nitelikli eğitim alıyor. Kadın istihdamının desteklenmesi noktasında kreş sayısını daha da artıracağız. Yakın zamanda hayata geçireceğimiz Mesleki Eğitim Akademisi de kadınların iş yaşamında daha fazla yer almalarına katkıda bulunacak. MEGA PROJELER “Mega projeniz” olarak tanımlayabileceğiniz bir proje gündeminizde var mı? Bursa için kısa ve uzun vadede hangi projeler öne çıkıyor?   Bursa’da yıllardır “Mega Projeler” ile yola çıkanlar oldu. Siyaseten sonuç aldılar belki ama yıllar içerisinde gelişmişlikte 5’ten 6. sıraya, eğitimde 11’den 14. sıraya, sağlıkta ise 16’dan 26. sıraya gerileyen bir Bursa var. Seçim sürecinde bir şeyin altını ısrarla çizmiştim. Bir kent, projesiz, plansız ve programsız yönetilemez. 1990’dan kalma bir planla idare edilen Bursa, maalesef son 20 yılda yeşil hüviyetini giderek kaybetti. “Yeniden Yeşil Bursa” hedefi doğrultusunda tüm planlamalarımızı yapıyoruz. Bunu yaparken de katılımcı demokrasiyi ve bilimi referans alıyoruz. Bursa’yı ortak akıl ve bilimin ışığında hazırlayacağımız 2050 Vizyonu 1/100 Binlik Çevre Düzeni Planı ile hep birlikte daha yaşanabilir bir kent haline getireceğiz. BURSAPLAN adıyla kurduğumuz ajansımız, akademik odalar ve bilim insanlarından oluşan danışma kurulumuzun rehberliğinde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. En geç önümüzdeki yılın sonunda kent anayasamızı hazırlamış olacağız.  Geçtiğimiz aylarda Bursa Büyükşehir Belediyesi Meclisi’nde belediyenin dört yıllık stratejik planının mecliste çoğunluğu elinde bulunduran Cumhur İttifakı üyeleri tarafından reddedildiğine tanık olmuştuk. Bu Türkiye tarihinde bir ilk olarak tarihe geçmişti. Bu sorunu nasıl aştınız? O toplantıda, “Biz çoğunluktayız, istediğimizi yaptırırız” anlayışının doğru olmayacağını, “Stratejik Plan”ın onaylanma şartı olduğunu, aksi durumun kendileri açısından hukuki sonuçlar doğuracağını detaylıca anlattım. Hukuka gidebilir ve “Ne olacaksa olsun” diyebilirdim. Ancak, uzlaşmanın doğru olacağı düşüncesiyle, 105 arkadaşımızın dönemin sonuna kadar fikirlerinin hem meclise hem de yapılacak hizmetlere yansıması için burada ısrar edip tekrar gündeme getirdim. Plan, 14 Kasım’daki toplantıda olması gerektiği gibi onaylandı. Katılımcı yönetim ve ortak akıl anlayışımızla Bursalıların yüzlerini güldürmek için çalışmaya devam edeceğiz.