Bahçeli işareti çaktı, İBB toptan ‘içeri’?

Bahçeli işareti çaktı, İBB toptan ‘içeri’?

Orhan Bursalı  İBB tam anlamıyla çökertiliyor. Daire başkanlarına kadar hatta daha aşağılara indi gözaltılar. Eşlere, ağabeylerine indi gözaltılar; herhalde yakında çocukları, anaları, babaları, nineleri, dedeleri, onların yakın arkadaşlarını, kim varsa gözaltına alırlar. Onlardan tüyö almak için soracaklar: “Bakın, yıllarca hapis yatarsınız, hiç rüşvet ve yolsuzluk için duyduğunuz söylentiler var mı?” Gizli odalara sokulurlar, itiraf odalarına, sandalyeye oturtulurlar, karşılarında bir perde veya ekran, Big Brother’ın eyleme koşturulan adamlarının abus yüzleri gözükür, konuş bakalım! Elleri ayakları titreyen ilgisiz bazıları uydurur, bu işkence altında... Olmadık şeyler söyler. Böyle bir süreci 12 Mart’ta yaşadığım için biliyorum, uydur uydur anlat, sonra gelirler bir şamar çakarlar, bana bakkk... EŞ ÇOCUK NE VARSA! İBB operasyonu tam bir baskı rejiminin uygulamalarıdır. Dahası, askeri rejimlerde bile böyle eş evlat, torun torbaya kadar uzanabilecek bir operasyon görülmemiştir. Murat Ongun’un eşi de gözaltına alınınca çocukları kimsesiz kaldı. Ongun, hani aileye dokunulmaz, kutsaldı diyor. Kutsal mı, ayol ne kutsallığı, yanlarından bile geçmemiş. Medyalarındaki paralı kadın erkek trol ordusunun saldırılarına baksanıza, b.k içine batmış hepsi, ağızlarında salyalar saldırıyorlar önlerine gelene, Dilek İmamoğlu dahil. (Bir de Ankara’yı yiyip bitiren birisi vardı, çekilip alınmıştı.)   İş artık olayı anlamak için analizleri çoktan aştı, sadece duruma bakın anlayın, kör kör parmağım gözüne noktasındayız. Ama yine de bir adım geriden bakacağız. BİRDEN NASIL GENİŞLEDİ? Böylesine genişlememişti operasyon. Hele Devlet Bahçeli diploma iptaline karşı çıkınca... İmamoğlu dosyasının boş olduğuna işaret edince, ya doldurun içini ya da serbest bırakın deyince... Boş dosyayı doldurma operasyonları mı bu? Artık ne söylenti bulursak mı? Ama Bahçeli sonra bir adım daha attı, bu kez İstanbul’un emin ellere teslim edilmesini istedi. Bu, operasyonun ikinci aşamasından sonra İBB’ye bir kayyum atayın yorumunu getirdi. Evet öyle... Öyle değilse Bahçeli açıklama yapsın düzeltsin, hatta yalan söyleme desin. Ama tüm yollar oraya doğru... Nerede görülmüş ayol, böylesine gözü karalık!   Saray, İstanbulsuz yapamaz. Orayı ele geçirince iktidarda sonsuz kalırım hesabında. İstanbul ayrıca Saray’ın en önemli enflasyonu düşürme, pahalılığı önleme, yoksulluğu giderme, emeklileri mutlu etme, asgari ücretleri artırma, ülkede mutluluğun ve refahın kapısını sonuna kadar açma politikasıdır. İnanmıyor musunuz? Çok önyargılısınız. Biraz kafalarınızı değiştirin, farklı bakmayı öğrenin lütfeeen.