Av. Ahmet KESKİN; Bazıları AKP'nin değirmenine su taşımakta ve mücadele edenleri marjinal göstermekte ısrarcı davranıyor
Ekrem İmamoğlu'nun gözaltına alındığı 19 Mart sonrası yapılan eylemlerde bir çok ilde gözaltılar oldu bunlardan biride CHP Yıldırım ilçe başkanlığına aday olan Avukat Ahmet Keskin tutuklandı ve daha sonra serbest bırakıldı. fakat neden tutuklandığını anlamayan çevreler iftira veya karalamaya dönük söylemler geliştirdiki Keskin bir açıklama yapmak zorunda kaldı. sosyal medyasında yaptığı paylaşımda;
Anladığım kadarıyla neden (aslında neden) tutuklandığım merak ediliyor. İnsanlar haklı olarak sadece gösteriye katıldığım için, mesleğimin gereğini yaptığım için tutuklandığıma inanmakta zorlanıyor.
Gezi Direnişi'nden kalan dosyaların etkisi olup olmadığı, başka bir şeyle suçlanıp suçlanmadığım merak ediliyor.
Ben de bunun genel bir merak olduğuna kanaat getirdiğim için kısaca buradan durumu anlatma gereği duyuyorum.
Arkadaşlar benim daha önceden açılmış olup denetim süresinde olan bir cezam yok. Sanıldığının aksine sabıka kaydım da yok.
Çok kez yargılandığım doğrudur. Fakat bu yargılamaların hepsi bu gün olduğu gibi hukuksuzdu ve tamamına yakını Anayasal bir hak olan gösteri yürüyüşleri yasasına ilişkindi. Dolayısıyla ya beraat ettim ya da hükmün açıklanması geri bırakıldı. Bugünkü yargılama süreci de farklı olmayacak. Yine ceza almayacağım. Hatta tutuklu kaldığım için tazminat ödemek zorunda kalacaklar.
Dolayısıyla bugün tutuklanmamın tek sebebi, yerel seçimlerde halkın ortaya koyduğu iradenin gasp edilmesine karşı sokağa çıkmış olmam ve bir gencin gözaltına alınma sürecine ilişkin görevim gereği, bir avukat olarak yapmış olduğum müdahaledir. Başkaca bir nedenle tutuklu kalmadım. Başka bir suçlama nedeniyle tutuklanmadım. Daha önce hakkımda yapılan yargılamaların tutuklama kararına bir etkisi olmadı.
Bazıları da AKP'nin değirmenine su taşımakta ve mücadele edenleri marjinal göstermekte ısrarcı davranıyor. Özellikle tutuklanma nedeninin farklı olduğuna dair birtakım dedikodular yayıyorlar. Biz zaten onların bizden olmadığını biliyoruz. Her fırsatta kendilerini ispatlamaya gerek duymaları da boşuna. Nafile bir çaba içindeler. Belli ki ne yazarsak yazalım ne söylersek söyleyelim bu kötü niyetli tavırlarını sürdürecekler. Olsun. Onlara da o yakışıyor.
AKP ve uşakları, ev sahibinin hoşlanmadığı, hiçbir sevimli tarafı olmayan şımarık bir çocuk gibi davranmaya devam ediyor.
Evin tüm sakinlerini ve misafirleri rahatsız etmekten çekinmiyor.
Hepimize verdikleri geçici rahatsızlıktan dolayı özür dilemiyorlar.
Verdikleri hasarı onarmak da bize düşüyor.
Çocuk işte, ne yapacaksın?
Henüz emniyetten telefonumu geri alamadım.
Ulaşamayan arkadaşlar olduğunu biliyorum.
En geç yarına telefonumu vereceklerini söylediler.
Sabırla beklemek durumundayız.
Acil ulaşması gereken arkadaşlar varsa buradan yazabilirler.
Ben bir şekilde irtibata geçmeye çalışırım.