Yıldırım Belediyesi Temmuz Ayı Meclis Toplantısına CHP Meclis Üyeleri Damgasını vurdu
Yıldırım Belediyesi'nin Temmuz ayı meclis toplantısında, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) üyeleri, 2 Temmuz 1993'te Sivas Madımak Oteli'nde yakılarak katledilen 33 vatandaşımızı andı. CHP meclis üyeleri, hayatını kaybedenlerin isimlerini tek tek söyleyerek "aramızda" dedi.
CHP Grup sözcüsü Nimet YILDIZ Yaptığı konuşmada;
Sayın Başkan değerli meclis üyelerimiz meclisin çok kıymetli çalışanları, bürokratlarımız basınımızın değerli emekçileri, muhtarlarımız değerli konuklarımız siyasi partilerin değerli temsilcileri, ekran başında bizi izleyen değerli konuklar hepinizi şahsım ve Cumhuriyet Halk partisi grubu adına saygıyla selamlıyorum.
Temmuz ayında aldığımız kararların Yıldırım'a ve Bursa’mıza hayırlı olmasını diliyorum.
Geçen toplantıdan bu yana şehitlerimiz vardı pençe kilit harekatında şehitlerimize Allah'tan rahmet ailelerine ve tüm ulusumuza da başsağlığı diliyorum.
Suriye de bayrağımıza yapılan çirkin saldırıyı asla kabul edilemez şiddetle kınıyorum.
İktidarın Ortadoğu politikası Suriye politikası ve sığınmacı politikası çökmüştür iflas etmiştir.
Hükümet neden olduğu Suriye krizini çözemediği gibi Türkiye'yi bu krizi tuzağı haline getirmiştir.
Önemli günlerimiz vardı yine Bursa’mızda ve ülkenin birçok yerinde yangınlara maruz kalındı. Bu yangınlar da ne yazık ki ormanlarımızla birlikte bir çok canlıda telef oldu.
Diyarbakır ve Mardin yangınında maalesef 15 Yurttaşımız hayatını kaybetti. Bir çok vatandaş yaralandı Hayatını kaybeden vatandaşlara bir kez daha Allah “tan rahmet yaralılara acil şifalar diliyorum. Çıkan yangın ilk önce anızdan çıktığı denilse de anızdan çıkmadığı anlaşılmıştır elektrik direklerinden çıktığı tespit edilmiştir. Ö
Özelleşen elektrik kurumu maalesef ne yazık ki sadece kazandığı paraya bakıyor .
Orman alanları içinden ve ekili arazi içinden orta gerilim hatları yeraltına alınmadığı sürece bu yangınların önüne geçilemez.
Buradan vatandaşlara tekrar bir çağrı yapıyoruz, yangınlara karşı çok çok dikkatli etmeliyiz . Özellikle piknik Alalarına yakılan ateş ve rast gele atılan cam şişelerde yangına sebep olmaktadır
İzmir Torbalı’da bir tüp patlaması meydana geldi 5 vatandaşımız hayatını kaybetti hayatını kaybeden vatandaşlarımıza da Allah'tan rahmet yaralılara acil şifalar diliyorum.
Kurban bayramını geçirdik.
Bayramlar birlik beraberlik. paylaşmaktır. Bir kez daha Kurban bayramını kutluyorum
5- 11 Haziran Çevre koruma haftasıydı. Yine 17 Haziran Dünya çölleşme ve kuraklık günüydü.. Ben bu iki önemli konuyu birlikte değerlendireceğim.
Son yıllarda artan nüfus ile, yaşanan göçler, hoyratça kullanılan doğa , ülke olarak yaşadığımız doğal felaketler, iklim değişikliği ve yaşanan kuraklık.
Toplum ve Ülke yararını göz ardı eden yatırımların, ülke kaynaklarını talan eden uygulamaların, çevrenin kirletilmesi ve doğanın tahribatına neden olan enerji santrallerinin, altın madenlerinin, hiçbir tarihi ve kültürel değerler dikkate alınmadan uygulanan kentsel dönüşümler adı altında yapılan rantsal dönüşümler ile birlikte tahrip edilen doğa .
Bunlar da en çok son yılarda AKP hükümeti tarafından destekleniyor.
Atıkların çevreye verdikleri zararlar; hava kirliliği, küresel ısınma, yer altı suyu kirliliği, bitki örtüsünün zarar görmesi, yangın ve patlamalar olarak karşımıza çıkmaktadır
Çevre bilincinin yeteri kadar olmaması da bu soruların artmasına neden oluyor .
Yapılan bilimsel araştırmada doğaya verilen zarar artarsa, doğaya iyi davranılmazsa pek çok sağlık sorunlarının yanı sıra, doğal afetlerden, açlığa, barınmaya kadar, temel ihtiyaçların birçoğunun giderilemeyeceği ve sıkıntılar yaşanabileceği şeklinde ifade edilmektedir.
Çevre sorunlarını azaltmak, temiz bir çevre ve doğayı korumak için atılması gereken çok sayıda önemli uygulamalar vardır
Atık yönetimi, su tasarrufu, enerji verimliliği, yeşil enerji kaynaklarına geçiş, doğal habitatların korunması, biyoçeşitlilik ve sürdürülebilir tarım ve gıda üretimi, bunlardan bazılarıdır. Bu uygulamaların başında bilinçli eğitimli toplumlar ile oluşur.
Burada da yerel yönetimlere yani Belediyelere büyük görevler düşüyor. Temiz bir çevre ile sağlıklı bir yaşam sürdürmek için çevre bilinci eğitimi ile tolumu bu konuda bilinçlendirilmesi büyük bir önem taşıyor .
Eğitim kurumları, STK muhtarlar , basın yayın organları ile bir çalışma yapılıp görseler hazırlanır mahallelerde sinevizyonlar ile açık hava sunumları, gösterileri, kirli çevre de ve yaşanan kuraklık ile olabilecek sorunlar belgeseller ile yayınlar yapılarak yine görseller afişlemeler , billboardlar da yayınlanarak bilgilendirmeler yapılır.
Billboardlarda Reklamınızdan ziyade bu bilgilendirmeler yapılırsa kent bilincide oluşmuş olur.
Unutmamak lazım Allah affeder diyoruz insan af eder ama gün gelir doğa affetmez. Felaketleri de yaşadıkça görüyoruz bunlar bir kader değil.
15 -16 Haziran şanlı işçi direnişini işçi sınıfımızın hak arama mücadelesinde önemli kilometre taşlarından biridir. Şanlı mücadelelerde şehit olan işçilerimizi saygıyla selamlıyoruz yaşasın işçilerin onurlu yaşam mücadelesi
16 Haziran Babalar günüydü Buradan bir kez daha yüreğinde baba sevgisi olan tüm babaların babalar gününü bir kez daha kutluyorum . Rahmetli olan babaları da rahmetle yad ediyorum.
1 Temmuz Kabotaj ve denizcilik Bayramıydı
1 Temmuz 1926 tarihinde Türkiye Büyük Millet Meclisi tarafından kabul edilen ve yürürlüğe giren Kabotaj Kanunu ile Milletimiz denizlerde de egemenlik hakkını tüm dünyaya ilan etmiş ve bu tarih de “Denizcilik ve Kabotaj Bayramı” olarak kutlamaya başlamıştır. Kutlu olsun
ATATÜRK ‘ü silah arkadaşlarını ve bu kanunun yürürlüğe girmesini sağlayanları saygı ve minnetle anıyorum.
2 Temmuz Sivas katliamının 31. Yıl dönümüydü. 31 yıl önce, 2 Temmuz 1993 günü insanlık tarihine bir utanç eklendi. 33 can şair, yazar, müzisyen ile 2 otel görevlisi Pir Sultan Abdal etkinliğine katılmak için gittikleri Sivas’ta kaldıkları Madımak Otelinde, etraflarını çeviren gözü dönmüş gerici güruh tarafından yakıldı.
Katiller yakalanmadı.. Dava da ne yazık ki 30. Yılında zaman aşımına uğradı oysa insanlık suçunun zaman aşımı olmaz
Yıllar geçse de bu vahşi katliamı, bu katliamda hayatını kaybedenleri unutmayacağız, unutturmayacağız.
İsimlerini bir kez daha tek tek anmak isterim : Edibe Suları Ağbaba, Muhibe Akarsu, Muhlis Akarsu, Gülender Akça, Metin Altıok, Mehmet Atay, Sehergül Ateş, Behçet Sefa Aysan, Erdal Ayrancı, Asım Bezirci, Carina Cuanna, Belkıs Çakır, Serpil Canik, Muammer Çiçek, Nesimi Çimen, Serkan Doğan, Murat Gündüz, Hasret Gültekin, Gülsüm Karababa, Menekşe Kaya, Koray Kaya, Uğur Kaynar, Asaf Koçak, Handan Metin, Sait Metin, Yasemin Sivri, Asuman Sivri, Özlem Şahin, Nurcan Şahin, İnci Türk, Yeşim Özkan, Ahmet Özyurt, Huriye Özkan ve otel çalışanları Kenan Yılmaz ve Ahmet Öztürk.
Yine 28 Mayıs ve 10 temmuz'a kadar süren Çorum katliamın yıl dönümlerinde yitirdiğimiz canları rahmetle anıyorum.
5 Temmuz Erzincan Bağlarbaşı’nda 1993 te Hain PKK terör örgütü tarafından 33 masum sivil insanımız katledilmişti bu masum insanlarımızı da rahmetle anıyorum terör kimden nereden gelirse gelsin şiddetle kınıyorum. Maalesef ne yazık ki bu insanların katilerde bulunamadı
Sayın Başkan her seçim döneminden sonra 6 ilk ay içibnde stratejik plan hazırlanır Eylül gibi de meclise gelir 50.000 nüfuslu ve üstü olan belediyeler bunu hazırlamak zorundadır. Sizler de bu hazırlığı yapıyorsunuzdur! Ancak stratejik planı hazırlarken bunu günü kurtarmak adına olmamalı, tüm paydaşları içine alarak bu yapılmalı STK kar, eğitim kurumları, muhtarlar, esnaf ve en önemlisi vatandaşları da içine dahil ederek ortak akıl ile Yıldırımın 5 yıllık stratejik planı hazırlanmalı .
Belediye bir anket çalışması ile vatandaşların mahallelerinde ne istedikleri yada ne istemedikleri belirlenebilir, bu çalışmalar doğrultusunda hazırlanan planın daha verimli olacağını düşünüyorum böyle bir çalışma var mı??
Yine mahalleliler genelinde cinsiyet oranları, yaş grupları, toplam nüfusu, demografik dağılımı, dezavantajlı bireyler keşfedip plan ve hedefler buna göre yapılmalı .
Genç ve çocuk nüfus dağılımı göz önüne alınarak, park ve rekreasyon dağılımını keşfedip, dengeli kentsel dönüşüm yapılmalı, deprem gerçeği de unutulmamalı.
Yine farklı mahallelerde araç sahipliği ve park kapasitesi analiz edilerek hedeflenmeli
Stratejik planda hedefler belirlenip bütçe ayrılacak. Nüfusumuzun yarısı kadın, yarısı erkek olduğuna göre 5 yıllık hazırlayacağınız stratejik planda da yarı bütceyi kadınlarımıza yönelik yapacağınız yatırımlara ayırmanızı öneriyorum..
Özellikle kadınlarımızı istihdama katmak için çocuklarının güvende olabileceği kreşlere ihtiyacı var.
Seçim süresince çalışmalarımız da mahalle ziyaretlerinde, konfeksiyonlarda çalışan annelerin çocuklarını bırakacağı yerler olmadığı için, konfeksiyonlarda toz içinde sağlıksız koşullarda yerlerde annelerinin yanında çocuklarını olduğunu gördük.
Yine şiddet gören kadınların gidebilecekleri güvenli yerler olmadığı için şiddete maruz kalmaya devam ediyorlar ya da öldürülüyorlar. Bunun içinde güvenli kadın sığınma evleri yapılmalı, yine kadınları istihdama kazandırmak için destek sağlanmalıdır. Stratejik planda hazırlanırken dediğim gibi günü kurtarmak amacıyla yapılmamalı, kimseyi ötekileştirmeden, misyon, vizyon, katılımcılık derken gerçekten uygulanabilirlik olmalıdır.
Mahalleleri ziyaret ediyoruz . Değirmenönü Mahalle ziyaretinde Çocuk parkına ihtiyaçları olduğunu söylediler. Var olan bir parkı var, ancak parkın her tarafı kum olduğu için toz toprak içinde.
2 tane salıncak ya da kaydırak koymakla Park olmuyor.
Değirmenönü Mahallesi’nin var olan Pazar alanı Mahalle nüfusuna göre hem küçük hem de konum açısından sıkıntılı orada trafik yoğunluğu oluşturuyor mahalleli hem kapalı Pazar alanı istiyor hem de haftada 2 gün pazar kurulsun istiyor.
Yine Değirmenönü korusu yolunun yan tarafında bir alan düzeltilip alana asfalt dökülüp bırakılmış. Buraya ne amaçla bu asfalt döküldü, ne planlanıyordu vatandaşlarla görüştüğümüzde kapalı pazar olarak planlanmış diye söyleniyor, doğru mu? Ya da sadece seçim yatırımı olarak söylenip bırakıldı mı?
Karapınar Mahallesi Yeşim tekstil'in yanında mahalleye giriş yolu vardı metroya yakın olduğun için burası kullanılıyordu burası şahsa ait olduğu için kapatıldı bura ile ilgili bir girişimde bulunabilir mi açılması için Karapınar planları da yapılıyor bu da dahil edilebilir,
Arabaya yatağı Mahallesi 1 Güllüce Sokak’ta asfalt isteniyor bu sokaklarla birlikte birkaç sokak daha var toz toprak içinde yazın çok sıkıntı yaşıyor vatandaş. Buraya kısa sürede asfaltının dökülmesi sağlanmalıdır.
Erekli’de yine parklarda aynı sorun var Eda parkı kum içinde hayvan pislikleri çok olduğu için çocuklar çok sağlıklı koşullarda oynayamıyor.
Kurtoğlu Namazgah Şıble Yeşil mahallelerinden bu talepler, mavi köşede kafeler sokağının denetlenmesi isteniyor. Özellikle apart otellerin denetlenmesi, elektrik direklerinin yeraltına alınması isteniyor, size bağlı değil ama UEDAŞ la görüşülebilir çözüm için, yine Kurtoğlu mahalle sakinleri aile sağlık ocağının açılmasını talep ediyorlar. Mahalleli Emir Sultan ya da Mollaarap’a gitmek zorunda kalıyor.
Eski kilisenin onarılması ,otopark, kreşler ve otopark sorunları, bunları da iletelim.
Şimdilik bu kadar teşekkür ediyorum.
CHP meclis üyesi Emel Duman
Toplantının ilerleyen saatlerinde Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) meclis üyesi Alparslan Karaaslan, milli takımın Bozkurt işaretinden rahatsızlık duyanlarla ilgili bir konuşma yaptı. Bu konuşma sırasında, CHP meclis üyesi Emel Duman, zafer işaretinden rahatsız olanların da benzer konuşmalar yapmasını "hastalıklı" olarak nitelendirerek karşılık verdi.
Bu tartışmaların ardından meclis kısa bir süre sessizliğe büründü. Toplantı, her iki tarafın da sükunetini koruyarak devam etti.